Loca amblemi ve öyküsü

ZEYTİNDALI  MARK LOCASI AMBLEMİ ve ÖYKÜSÜ

Türkiye’nin üçüncü Mark locası olan Zeytindalı Mark Üstat Masonlar Locası No.3 tıpkı adı gibi amblemi de özenle araştırıldı, sembolik açıdan titizlikle incelendi. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Kuruluş Yıldönümü’nde, toplumsal açıdan en fazla gerek duyulan, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 20 Nisan 1931 tarihinde ilk kez seslendirdiği “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” deyişindeki “barış” gözetilerek tasarlandı. Bu sözde de üzeri örtülü biçimde ifade edildiği üzere barışın sınır tanımayan özü vurgulandı.

Mark Masonluğu denilince akla ilk gelen figür olan Kilittaşı, “cricut” adı verilen stilize haliyle Zeytindalı Locası ambleminin genel yapısını ortaya koyar. Amblemin iç zemini beyaz, dış hatları ile yazılar ve gagasında bir zeytin dalı taşıyan güvercin siyahtır. Amblemdeki beyaz zemin ile masonluğun düalist yapısına bir yollama söz konusudur.

Güvercin ve zeytin dalı evrensel olarak barışı remzeder. Bu motifler nerede olursa olsun, akla ilk gelen barıştır. Yüzeysel araştırmalar bile bu ikili figürün Antik Yunan’a dayandırıldığını ortaya koyacaktır. O dönemin tanrıçalarından Athena ile tanrılarından Poseidon arasındaki rekabet neticesinde zeytin dalı “başarı” simgesi öne çıkar, hızla benimsenir. Öyle ki evlenecek kadınlara taç, olimpiyatlarda birinci gelenlere ödül olarak takdim edilir hale gelir.

Derinlemesine yapılacak araştırmalarda ise güvercin için az bilinir bilgilere erişilir, zeytin dalından çok daha net bir sembolik anlatıma sahip olduğu anlaşılır. Öykü masonlukta ve inanç sistemlerinde çok özel bir yeri olan Nuh’a kadar uzanır, “Sonrakilerin öncülü” için de kullanılan bu kavramın Asya orijinli Türk Mitolojisi’ndeki Nama (farklı kaynaklarda Namu veya Yıma olarak da geçer) olduğu pek az kişinin malumudur. Nama, Tufan Efsanesi’nin baş kahramanıdır. Teknesinde pek çok canlının yanı sıra çeşit çeşit kuşlar da vardır. Yağışların durması üzerine Nama kafeslerdeki kuşlardan bir kuzgun seçer ve serbest bırakır. Günler geçer, kuzgun dönmez. Birkaç gün sonra bir deneme daha yapmaya karar verir, bu kez bir kargayı salar, o da dönmez. Üçüncü kez sıra saksağana gelir, günler geçer ama ondan da haber alınamaz. Nama biraz da sabırsızlıkla bu kez bir güvercine yönelir. O da ne? Güvercin ağzında bir zeytin dalı olduğu halde gemiye döner. Ağzındaki zeytin dalı karanın uçuş mesafesinde olduğunun  kanıtıdır. Getirdiği bu müjdeli haber yüzünden güvercinin kutlu kılınması için tanrıya yakarırlar. Dilekleri kabul olur.

Talih Kuşu olarak da benimsenen bu haberci kuş, sayısız kuş sembolü arasında çok özel bir yere sahiptir ve kuş sembolizmasında yegane Türk kaynaklı olandır.

Zeytindalı Mark Locası’nın bu ambleminde “barış” teması ile çok önemli, belki de yeni bir düzeni müjdeleyen güvercin ile bir aradadır. 

(∇) Mehmet Gönlübol, Atatürk’ün Dış Politikası; Amaçlar ve ilkeler, Atatürk Yolu, 1981, sayfa 269

    X
    X
    X